Amazon, 2030 yılına kadar teslimatlarının %50'sinin ve 2040 yılına kadar %100'ünün net sıfır karbon salımı hedefi kapsamında harekete geçti
Amazon, 2030 yılına kadar teslimatlarının %50'sinin ve 2040 yılına kadar %100'ünün net sıfır karbon salımı hedefi kapsamında harekete geçti. Amazon'un yeni 'mikromobilite merkezi', Amazon çalışanlarının paketleri yürüyerek veya yeni e- kargo bisikletleri, çevre dostu olmayan, benzin yakıtlı teslimat kamyonlarının daha az kullanımını teşvik ediyor.
Jeff Bezos'un şirketi kurduğu tarihten bu yana, hep çağın ötesinde hedefler ve stratejileri ile birçok kesimde hayranlık uyandırmaya devam eden şirketin, gelecek dönem hedefleri arasında gösterilen 'mikromobilite' merkezi, teslimatların sayısını ve Amazon müşterilerine ulaşma verimliliğini artıracak şekilde yeniden tasarlandı. Amazon, yakın zamanda New York hem de Paris'te zaten 'mikromobilite' merkezleri ile süreçleri sağlıklı şekilde yönetmeye başlamış ve hizmet alanını genişletme kararı ardından, İngiltere'de de benzer bir hedef belirlemişti. Hackney Londra'da başlayan bu proje, ülkenin diğer şehirlerine de yayılması bekleniyor.
Amazon, bu hedef kapsamında 45 milyondan fazla paket teslimatı yapmak maksadıyla Birleşik Krallık'ta bulunan şirketi için 1000'den fazla elektrikli kamyonet satın aldı. Bu hamle ile şirketin, sürdürülebilir dönüşüm iş modeline uygun daha çevreyi destekleyici seçenekleri dahil etme konusundaki ilk girişimi değil. Hatta iklim değişikliğiyle mücadeleye destek veren markalar açısından Amazon'un lojistik tarafta ciddi rakipleri bulunmakta. FedEx, 2040 yılına kadar tüm toplama ve dağıtım araçlarını elektrikle çalışan araçlarla değiştirmeyi vaat etmesi bile başlı başına bir devrim olarak değerlendiriliyor.
Elektrikli araçlarla taşımacılığın, elektrikli araçların benzinli veya dizel araçlardan daha az sera gazı yaydığını dönemde yaygınlaşmaya başlaması hiçte tesadüf değil. Aksine, son dönemlerde artan "sürdürebilirlik" stratejileri kapsamında anlamı bir girişim.
Amazon'un alanında rakiplerini geçmek adına yaptığı yatırımların bir başka örneği ise, 2024 yılına kadar Birleşik Krallık'ta, özellikle Manchester, Milton Keynes ve Bristol'deki güneş enerjisi panelleri projesini iki katına çıkarmayı hedefliyor. Ek olarak, dünyaca ünlü dağıtım devi, enerji kaynaklarının %80'ini alternatif kaynaklardan sağlamak için rüzgar ve güneş enerjisini birleştirmeyi taahhüt ediyor.
Amazon'un daha sürdürülebilir teslimatlara odaklanan heyecan verici yeni projeleri hem gezegene hem de müşterilerine fayda sağlayacak gibi görünüyor.
Comments